Son yıllarda üçüncü nesil kahve demleme yöntemlerinin popülerliği giderek artıyor. Endüstriyel makinalar yerine manuel olarak, elle yapılabilen bu demleme yönteminin ayrıntılarını ve püf noktalarını 30 yıllık Kahve Gurusu ve Authorized SCA Trainer Sam Çeviköz anlattı.
Üçüncü nesil demleme olarak adlandırılan yöntemin aslında 1900’lü yılların başında kullanıldığını ifade eden Kahve Gurusu Sam Çeviköz, “Bu yöntem dünya genelinde sıklıkla kullanılan ve çok tercih edilen bir yöntemken Türkiye’de son birkaç yıldır kullanılıyor ve meraklısı da günden güne artıyor” şeklinde konuştu. Üçüncü nesil demleme yönteminin gerçek anlamını ve lezzetini kazanması için nitelikli kahvelerle buluşması gerektiğinin önemle altını çizen Çeviköz, “Bir kahvenin nitelikli olarak isimlendirilebilmesinde kahve çekirdeklerinin yetiştiği coğrafya, yetiştiği rakım ve hasat yöntemi gibi etkenler büyük önem taşıyor. Kahvenin niteliği, tadım testleri yapan degüstatörler tarafından puanlanıyor. Üçüncü nesil demleme yöntemiyle kaliteli bir kahve elde etmek isteniyorsa bu puanın 90 ve üzeri olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Endüstriyel makinalar mı yoksa analog demleme ekipmanları mı?
Yüksek maliyetli endüstriyel makinalarla elde edilen kahve ve üçüncü nesil demleme yöntemleri ile demlenen kahve arasındaki farka açıklık getiren Kahve Gurusu ve Authorized SCA Trainer Sam Çeviköz “Makinalarla hazırlanan kahveler espresso bazlı kahvelerdir. Latte, mocha, cappuccino gibi kahvelerin bazı da espresso’dur. Üçüncü nesilde ise gerçek bir filtre kahve elde edersiniz. Bu sebeple aslında tercihinizi yaparken demleme yöntemi değil kahve çeşidi tercih etmiş olursunuz” ifadelerini kullandı. Coffee HQ mağazalarında üçüncü nesli destekleyen V60 Drip ve Chemex demleme ekipmanlarını kullandıklarını belirten Sam Çeviköz, bu sayede kahve severlere berrak, doygun ve lezzetli kahveleri deneyimleme fırsatı sunduklarını söyledi.
Nesillere göre kahve
Birinci, ikinci ve üçüncü nesil demleme yöntemlerini anlatan Çeviköz, “Birinci nesil dediğimiz yöntem Türk Kahvesi ve türevlerinde gördüğümüz kahve yapım yöntemleridir. İkinci nesil, makinalarla elde edilen espresso ve espresso bazlı kahveler iken üçüncü nesil ise demleme ekipmanlarına verilen isimdir. Coffee HQ Akademi’de düzenlediğimiz workshoplarda meraklısına tüm ekipmanları ve makinaları deneyimleme fırsatı sunabiliyoruz” dedi.
Evde üçüncü nesil demleme yöntemiyle kahve yapmanın incelikleri
Üçüncü nesil kahve yapmanın inceliklerine değinen Çeviköz: “Üçüncü nesil demleme yönteminin kabul edilen en iyi oranı 1’e 16’dır, yani 1 gr kahveye 16 ml su kullanılabilir. İçecek kişinin damak tadına göre bu ölçekler değişiklik gösterebilir. Suyun ısısı, suyun akıtma tarzı ve akıtma hızı demleme ekipmanlarına göre değişmektedir. En iyi kahveyi deneyimleyebilmek için kahve workshoplarına katılabilir ve üçüncü nesil demleme yöntemleriyle nitelikli kahveleri bir araya getiren kafeleri tercih edebilirsiniz“ ifadelerini kullandı.
Coffee HQ Beşiktaş Akaretler’de özel demleme yöntemleriyle eşsiz seçenekler sunuluyor
Açık ve kapalı oturma bölümleriyle toplam 120 metrekare bir alanda hizmet veren Coffee HQ Akaretler mağazası, mavi renklerle tasarlanan etnik detayların öne çıktığı özgün mimarisiyle dikkat çekiyor. Coffee HQ müdavimleri, Sam Çeviköz’ün uzmanlığı sayesinde farklı bir kahve deneyimi yaşamanın keyfine varıyor. “V60 drip” demleme yöntemiyle eşsiz Guatemala Antigua çekirdeklerinden hazırlanan filtre kahve, Coffee HQ’da sunulan iddialı seçenekler arasında yer alıyor. Filtre kahvesinin özel metotlarla demlenmesini isteyenler, sipariş verirken farklı demleme yöntemleri hakkında bilgi isteyebiliyor. Kahve severler ayrıca, favori filtre kahvelerini evlerinde demlemek için paketli olarak da satın alabiliyor.